AGC BAŞKANI ALAETTİN ASLAN'IN BAKÜ İZLENİMLERİ 

Ağrı Valisi Musa Işın ve heyetle ile birlikte Azerbaycan'ın Başkenti Bakü'ye giden Gazeteciler Cemiyet Başkanı Alaettin Aslan'ın izlenimlerini kaleme aldı. 

Geçtiğimiz günlerde Ağrı Valisi Musa Işın ve heyet ile birlikte Azerbaycan’ın Başkenti Bakü’de ikamet eden aslen Ağrılı olan Abdoulbari Goozal’in davetlisi olarak gittik. Orada gördüklerimi, yaşadıklarımı ve his ettiklerimi kısaca izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim.  

AĞRI’DAN BAKÜ’YE YOLCULUK 

Azersun Holding’in sahibi ve aslen Ağrılı olan iş adamımız olan Aboulbari Goozal  beyefendinin daveti üzerine Azerbaycan’ın Başkenti Bakü’ye gidiyoruz. Heyette kafile Başkanı Vali Musa Işın, Serhat İlleri Kalkınma Ajansı (SERKA) Genel Sekreteri Doç.Dr. Hüsnü Kapu, Ağrı Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı Mahmut Yıldırım, Diyadin Kaymakamı Mekan Çeviren, Ankara bürokrasinde Adnan Şimşek, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Ramazan Adsay, Diyadin Jeotermal Müdürü Jeoloji Mühendisi Fatih Üçgün, Valilik Özel Kalem Müdürü Hüsamettin Aydın birlikte yolculuğumuz başlıyordu. 

Saat 17:00 Ağrı-İstanbul ve peşinde İstanbul-Bakü seferi hayatımın en güzel en anlamlı ve heyecanlı yolculuklarından biri için start başlamıştı. 

İstanbul’da havalanan uçağımız Bakü’ye doğru yavaş yavaş ilerlerken, ben 3 saat sürecek olan yolculuk esnasında Bakü’de kimle ve neler bizleri bekliyor diye düşünüp sorulara cevap bulmaya çalıyordum ki , Aboulbari Goozal bizi nasıl karşılayacak, kendisinin yoğun programları ve iş hayatı ile bize ne kadar zaman ayıracağı, Bakü atmosferine nasıl uyum sağlayacağız, Ağrı’ya dönük düşündüğümüz yatırım projelerini  nasıl getirebiliriz, daha önceden arkadaşlarla yaptığımız istişarelerin sonucu neler olur. Bugüne kadar yaptığı desteklerin devamı gelecek mi, sayın Goozal’i tekrar Ağrı’ya nasıl getirebiliriz, nasıl davet ederiz kim davet etsin nasıl davet etsin hayatımda ayrı bir yeri olan ve en sevdiğim Ülke ve başkenti olan Bakü’ye uçağımız artık hızlı bir şekilde yaklaşıyorken zaman zaman fırtına ve sarsıntılarla dalmaktan kurtulup Diyadin kaymakamının büyük duaları sayesinde zor ve 3 saat süren uzun yolculuğumuz Bakü uluslararası haydar Aliyev hava limanına uçağımız artık inmişti.  

MERHABA BAKÜ 

Uluslar arası Haydar Aliyev Havalimanının VIP salonunda Bizleri karşılamaya Abdolbari Goozal Erdal Balkır ve şirketinde çalışan yetkililer ile birlikte sıcak bir atmosferde bizleri karşıladılar. Sabah 06’da soğuk ve yağmurlu Bakü’nün soğuğunu bizlere his ettirmeden sıcak bir atmosferle bizleri yolculuk edeceğimiz lüks araçlara aldılar.  

Konaklayacağımız otele giderken ben camdan Bakü’nün sessiz ve boş caddelerine bakınıp ne kadar hoş, ışıl ışıl ve temiz olduğunu yükselen güzel ve şekilli binalar ve hayata geceden gündüze merhaba diyecek olan Bakülüleri için geniş caddeleri temizleyen çöpçüler ve ara sıra hızla giden o lüks otomobiller gözlerimden kaçmıyor. Ara sıra aracı kullanan Cafer bey  Bakü'ye sık sık gelen Fatih Üçgün'de gelişen Azerbaycan'la ilgili geçtiğimiz noktalarda bulunan bina, yapı ve iş yerlerini bize tarif edip kısa bilgi verip aynı anda rehberlik yaparak bizi bilgi sahibi ediyordu.  

HAYAL EDİLEN ATEŞ KULELERİ 

Televizyonlarda ve haberlerde gördüğüm ateş kulelerinin önünde durup konaklayacağımız otelin burası olduğunu öğrendiğimde hem şaşırıp hem de mutlu olduğum anda Fatih  buranın Aboulbarı Goozal beye ait olduğunu mimarının İran’lı, yapımının da Türk iş adamlarının yaptığının bilgisini verirken hayranlığım ve heyecanım bir kez daha arttı. O esnada kafile Başkanımız Vali Musa Işın beyefendi herkes saat 07:30’da kahvaltıda 08:00’de programın başlayacağı bilgisini verdi. Ateş Kuleleri, bir blok iş yeri, bir blok konut blok da otel olarak düşünülmüş, kat 24 müthiş restourant otelde akıllı odalar ve akıllı sistemi düşünürken aynı sistemin kahvaltı salonunda olduğunu gördüm ve kahvaltı ederken sıcak çayımı yudumlarken 360 derece ile hayalimdeki Bakü ayaklarımın altında karşımda yemyeşil parklar gerdanlık gibi sahil boyu  deniz ve ben hayran hayran bakınıp durdum. 

SERAYA YOLCULUK 

Artık yolculuk zamanı gelmişti ki Özel Kalem Müdürümüz Hüsamettin Aydın'ın sesi yükselmeye başladı. 350 dönümlük alan kurulu alan sahip olan seraya gittik. Erdal Bakır rehberliğinde yetkililer ve çalışanlar, bizleri kapıda karşılayıp gezdirecekler galiba yine kahvaltıda olduğu gibi; Erdal Bakır, bize alan, çalışma sistemi, organik olarak yetişen domatesler, biberler, salatalıklar nasıl yetiştiğini orada kaç kişi çalıştığı, ısıtma sistemi su doğalgaz ile ısıtılıp seraya veriliyor. Diyadin'de tam tersi seralarımız direk jeotermal suyla besleniyor, buda sebzelerin tat ve kalite oranını maksimum seviyeye çıkardığını burada neler yaptıkları hakkında bilgi veriyor. Bu serayı dolaşmak ve bilgi sahibi olmamız hemen hemen yarım günümüze mal oldu.  

AZERSUN HOLDİNG DİYADİN’İ İHYA EDECEK 

Ağrılı olan abimiz kardeşimiz canımız  iftiharımız ekmek kapımız olan Aboulbarı Gozzal’ın sahibi olduğu Azersun Holdingin kapısında bizleri bekliyordu. Bizleri hemen şirketinde bulunan konferans salonuna aldılar. Azersun Holdingin Azerbaycan'da yaptıkları yatırımlar, seracılıkta, paketlemeye, tuz’dan, çay’a kadar, çikolatadan, yağın tüm çeşitlerinin reçele kadar Azersun Holdinge bağlı marketler zinciri baazzar storeler dahil Azerbaycan ülkesinde gıda sektöründe yaklaşık yüzde 70’ine hakim olduğunu öğrendik. Azersun Holding’in Azerbaycan’dan sonraki en büyük yatırımının Diyadin ilçemizde yapacakları, Azerbaycan’da seracılık da 350 dönüm ama Diyadin ilçesinde 850 dönüm  üzerine sera kurulacağını, yanına elektrik santrali, su fabrikası, sağlık turizmi ve termal oteller yapılacağı müjdeleri verildi. 

En büyük sorunu bürokrasidir diyen Aboulbari Goozal beyefendiye cevap ve bilgi Vali Musa Işın’dan geldi. Işın, seracılıkla ilgili projeyi organize sanayiye dönüştürdük. bunu da bir yıl gibi kısa surede gerçekleştirdik. Sizin gibi kıymetli iş adamlarımızın getireceği yatırımları desteklemek devlet olarak bizim görevimiz hamdolsun Ülke olarak bunları yapacak güçte ve kudretteyiz. Bizzat takipçisi oldum ve bir yılda bitirdim. Yapılacak olan yatırımlarında Ağrı Valiliği adına  takipçisi ben kendim olacağım.  Azersun Holding’in Türkiye’deki temsilcisi Ağrı Valiliği olacak, çünkü biz İl Özel İdaresi olarak sizin az da olsa sizin hissedarınızız dedi. 

Devasa seraları gezmek Holding binasının konferansa salonunda yapılan seminer ve yatırım gösterisi sanki beni acıktırmıştı. Geçilen yemekten sonra hayatımda gördüğüm nadir duygulu anlardan biri olan plaket töreninde Vali Musa Işın, Valilik plaketi Ağrı Dağı , Nuh’un Gemisi maketi ve ishak Paşa Sarayı maketini Aboulbari Goozal’ taktim etti. Ağrı Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı Mahmut Yıldırım ise, Aboulbari Goozal adına yazılı olan formayı ve kaşkolü Abdoulbari Goozal’a takdim etti. Ben memleketim adına özenle üzerine eğitim, spor ve yatırımlardan dolayı şükranlarımızı yazan gümüş plaketi Abdoulbari Goozal’de memnuniyeti söylemesi beni inanın daha çok mutlu etti.  

AĞRI’YA VEFA BORCUM VAR  

Doğduğu  Ağrı’ya vefa borcum var diyen Aboulbari Goozal, ‘Türkiye’de iken mücbir sebeplerden dolayı ben küçük yaşlarda iken  babam İran’a kaçtı. Kardeşlerimle beraber Ağrıda okurken ilkokula gidiyordum. Defterim ve kalemim yoktu, annem bizleri okutmak istemedi ve öğretmenime çocuklarıma okutacak param yok dedi. Öğretmenim anneme çocuklarınız çok zeki özelikle Aboulbari’yi okutun diye ricada  bulundu.  Öğretmen anneme ben kalem siz de defter alın çocuklar okusun. 

Annem yaşlıların tütün kağıtlarını bana defter olarak yapardı. Benim yazım halen kötüdür nedeni ise tütün kağıtlarında tütünün hava alması için zımbayla delinirdi, delikler kağıtta olduğu için kalemim sürekli takılırdı ve yazım hep kötü gelirdi. O yüzden halen kötüdür. Okuldan eve gelirken evde yemek yoktu sade kuru ekmek vardı. Annem yanına tuz bırakıp yavrum siz ekmeğinizi bu tuz bandırın, bu tuz bal gibi tatlıdır derdi. Biz ekmeğimizi o tuza bandırdığımız zaman hakikaten o tuz bize bal gibi gelirdi. O yüzden ben geldiğim yerleri unutanlardan değilim, vefa borcumu unutanlardan değilim, yaşadığım yerleri unutanlardan değilim, doğduğum topraklara vefa borcumu ödemek için bu yatırımları yapıyorum. Karşındakine değer verirsen değer alırsın o yüzden ben size değer veriyorum. O yüzden itibarımı korumaya çalışıyorum. Bu da benim prensibimdir' diye anlatınca ben ve heyette bulunan herkesi duygulanmanın zirvesine çıkardı. Şirketlerinde çalışan Azeri arkadaşlara patronunuz nasıl dediğimde aldığım cevap ‘Aboulbari Goozal için, ona gelen hastalık bize gelsin, o bizim ekmek kapımız, aşımız, çöreğimiz’ derken şaşkınlığım ve hayranlığım bir kez daha arttı.  

 DEVASA YATIRIMLAR 

 Azersun Holdingin fabrikalarını gezdik. Fabrikalarında çayı üretirken şekeri hatta bardağına kadar ilgili bütün yan ürünlerine  yatırım yapmışlar. Yağ fabrikası, tuz fabrikası, marmelat reçel fabrikası, karton kutu  ve kağıt fabrikaları kurmuş ve binlerce çalışan var. En çok dikkatimi çeken ise yaklaşık bin 200 Ağrılı kardeşimiz var. Bunlardan alt kademeden Genel Müdüre kadar Ağrılılarımız var. Bunların içerisinde dikkatimi çeken bir başla konuda bunlardan başta Genel Müdür Erdal Bakır olmak üzere 600 Diyadinli var. Goozal aynı zamanda Azerbaycan 1.Liginde mücadele eden Karabağ takımının da Kulüp Başkanı. Ve iftiharla UEFA’da mücadele ettiğini söylüyordu Aboulbari Goozal.  

İKİ YÜREĞİ BÜYÜK İNSAN TANIDIM 

Bu seyahatte benim en çok kazandığım ve elde ettiğim şey. Gerçekten iki yüreği büyük insan tanıdım. Biri Aboulbari Goozal bir diğeri ise Ağrı Valimiz Musa Işın beyler oldu. 

Üç güne sığdırılacak o kadar çok şey ve çok yazı var ama şu izlenimleri edindim içimizden Dünya’ya mal olmuş bir iş adamının nezaketi, kibarlığı, alçak gönüllüğü, misafirperverliği, kısıtlı zamanına rağmen her yemekte bizi yalnız bırakmadı. 

Başta kafile başkanımız Vali Musa Işın olmak üzere hepimizde derin ve anlamlı izler bıraktı. Bu ince ve nazik davetinden dolayı Ağrı’da yapacağı yatırımların ivedi kazanılmasından bir nebzede olsa bizim katkımız olduysa kendimizi bahtiyar sayarız. Bizi 3 günlük yolculuk boyunca kafile başkanlığı yapan Valimiz Musa Işın Bey'in kibar, nazik bir o kadar da hoşgörüsü özelikle Aboulbari Goozal beyi ne kadar etkilediğine şahit oldum. Karşılıklı nezaketleri bir devlet adamının, bir iş adamını davet şekli, bağlayıcı sıfatı kafilede olan arkadaşlara olan nazikliği beni derinden etkiledi. Azersun Holding olarak kafilede olan herkese plaket ve hediye paketi takdimleri ayrı bir incelik oldu. Diyadin ilçesi başta olmak üzere ve Ağrı gelecekte yıldız olmak için büyük yatırımlara gebedir. Seyahat esnasında bizleri bir an bile yalnız bırakmayan Azersun Genel Müdürü Erdal Bakır beye şahsım, kafile ve memleketim adına yarıca şükranlarımı sunmak istiyorum .