SAHİ MUSUL'A NEDEN GİRDİK, NEDEN ÇEKİLDİK?

SAHİ MUSUL'A NEDEN GİRDİK, NEDEN ÇEKİLDİK?

SAHİ MUSUL'A NEDEN GİRDİK, NEDEN ÇEKİLDİK?

Türkiye, 4 Aralık'ta Musul yakınlarındaki Başika kampına sevk ettiği takviye güçlerin bir kısmını 10 gün sonra kuzeye doğru intikal ettirdi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Bağdat'ın tepkisinin ardından atılan adımı ‘yeniden tanzim' olarak niteleyerek, “Bazen tahkim, bazen tanzim yapılır.” dedi.

 
Ankara, Musul yakınlarındaki Başika kampına 4 Aralık'ta ilave asker gönderilmesiyle Bağdat ile yükselen gerilimi düşürmek üzere dün (geri) adım attı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın “Geri çekilme söz konusu değil” açıklamasına rağmen, Türk askerinin bir bölümü 10-12 araçlık konvoyla dün Başika kampından ayrılarak kuzeye intikal etti. 10 gün önceki takviye ile birlikte 600 kadar askerin konuşlandırıldığı kamptan kaç askerin çekildiği açıklanmadı. Ancak peşmerge kaynakları 140 kadar askerin kuzeye intikal ettiğini öne sürdü. IŞİD kontrolündeki Musul'un 20 kilometre kuzeyindeki kamptan ayrılan asker ve tankların Türkiye'ye dönüp dönmeyeceği henüz bilinmiyor. Türk askerinin,  Kuzey Irak'taki Duhok, Zaho, Bamarni gibi üs bölgelerine dağıtılabileceği ifade ediliyor.
 
Ankara, Bağdat yönetiminin askerin derhal çekilmemesi halinde konuyu Birleşmiş Milletler'e götürme açıklamasının ardından gelen hamleyi ‘çekilme' değil, ‘yeniden tanzim' olarak niteledi. Davutoğlu, konuyla ilgili olarak bir televizyona yaptığı açıklamada, “Biz her zaman askeri gereklilikler neyse onu yaptık. Tehdit varsa tanzim yapılır, yoksa başka yere kaydırılır. Bugün de atılan adımlar da yeniden tanzim şeklindedir. Bazen tahkim, bazen tanzim yapılır. Bugün yapılan tanzim askerlerimizin güvenliği için.” dedi. Türk askerinin IŞİD'e karşı savaşacak güçleri yetiştirmek üzere bölgede eğitim görevine devam edeceğini söyledi. Davutoğlu, Musul'dan kuzeye doğru yönlendirilen askerlerin nereye konuşlandırıldığı konusunda ise güvenlik gerekçesiyle bilgi vermedi. Yeni düzenlemeyle ilgili, Irak Kürt Bölgesel Yönetim Başkanı Mesud Barzani'nin de bilgilendirildiği kaydedildi.
 
BAĞDAT BM'YE GİTME KARARI ALMIŞTI
 
Türkiye'nin 4 Aralık'ta Başika kampına gönderdiği Türk askerleri Bağdat'ın sert tepkisine neden olmuş, konuyla ilgili olarak geçen hafta perşembe günü MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Bağdat'a giderek temaslarda bulunmuştu. Bu ziyaretin ardından Başbakanlık, “Askeri personelin alandaki eğitim ve güvenlik durumuna göre yeniden tanzimi hususu da Irak hükümetinin hassasiyeti dikkate alınarak kararlaştırılmıştır.” açıklamasını yapmıştı. Ancak bu açıklamaya rağmen Bağdat yönetimi konuyu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin gündemine getireceğini duyurmuştu.
 
Ankara, TSK unsurlarının Irak'ın IŞİD'le mücadelede yardım talebi üzerine Başika'da bulunduğunu, takviyenin sebebini de ‘peşmerge ve ılımlı muhalifleri eğiten TSK personelini, muhtemel IŞİD saldırılarına karşı korumak' olarak açıklamıştı. Bu hamle, Musul'un IŞİD'den temizlenmesinin ardından, Türkiye'nin bu stratejik bölgede kalıcı olmak istediği şeklinde yorumlanırken, Irak Başbakanı Haydar el İbadi ise “izinsiz ve yasa dışı” olarak bölgeye asker konuşlandırıldığını iddia etmiş, Türkiye'yi Irak'ın sınır bütünlüğünü ve egemenliğini ihlal etmekle suçlamıştı. Restleşmelerle gerilimin tırmanması üzerine Ankara, bölgeye asker sevkiyatını durdurmuş, ancak İbadi, askerin çekilmesi talebinden vazgeçmemişti. ‘Yeniden tanzim' kararında Irak'ın konuyu uluslararası alana taşıma tehdidiyle ABD'nin Türkiye'nin arkasında durmamasının etkili olduğu ifade ediliyor. Washington, Musul'a asker sevkiyatının Bağdat'ın onayı alınmadan yapılmasından rahatsızlık duyduğunu iletmişti.
 
Uzun yıllar Irak'ta bulunan bir yetkili, geri çekilmeyle ilgili Zaman'a yaptığı değerlendirmede  Türk askerinin Irak'tan ‘istenmeyen adam' haline getirilmesinin ardında İran-Rusya ittifakının rol oynadığını belirtti.  İsminin yazılmasını istemeyen yetkili, “Irak hükümeti söylem ve eylemeleriyle sadece Türk askerlerine değil, Türk işadamlarına, Türk mallarına hatta ülkenin asli unsurlarından olan Türkmenlere kadar çok geniş yelpazede karşıtlık oluşturuyor.” dedi.
 
Zaman
SAHİ MUSUL'A NEDEN GİRDİK, NEDEN ÇEKİLDİK?